1.) Giriþ:
Þirketlerin personellerine ait otomobilleri kendi faaliyetlerinde kullanýmý günümüzde pratik bir yaklaþým olarak karþýmýza çýkmaktadýr. Bu yaklaþýmýn en büyük nedeni ise otomobil alýmý sýrasýnda karþýlaþýlan yüksek vergi yüklerinden kaçýnmaktýr. Bu yazýmýzda personele ait otomobilin þirket faaliyetlerinde kullanýlmasýnýn, hem gider olarak kayýtlara intikal ettirilebilmesi hem de karþýlaþýlan vergisel yükümlükler açýsýndan deðerlendirilmesi yapýlacaktýr.
2.) Personele Ait Otomobilin Þirket Faaliyetinde Kullanýlmasý Halinde Oluþan Giderlerin Personele Ödenmesi Durumunda Gider Olarak Kaydedilip Kaydedilemeyeceði:
Þirket personelinin iþin gerektirdiði görev yerlerine giderken kendi özel araçlarýný kullanmalarý sonucunda personele yapýlan akaryakýt ve aracýn yýpranma giderleri karþýlýðý ödemelerin, þirket kayýtlarýnda gider olarak kaydedilip kaydedilemeyeceði hususunda tereddütler bulunmaktadýr.
193 Sayýlý Gelir Vergisi Kanununun "Ýndirilecek Giderler" baþlýklý 40. maddesinde safi kazancýn tespitinde indirilmesi kabul edilen giderler hüküm altýna alýnmýþtýr. Ýlgili maddenin 5. fýkrasýnda; “Kiralama yoluyla edinilen veya iþletmeye dahil olan ve iþte kullanýlan taþýtlarýn giderleri”nin gider olarak kabul edilebileceði belirlenmiþtir. Gelir Ýdaresi tarafýndan konu ile ilgili verilen bir muktezada aþaðýdaki belirlemeler yapýlmýþtýr(1):
“Bir masrafýn genel gider adý altýnda masraf yazýlabilmesi için, masrafla iþ arasýnda açýk, güçlü bir illiyet baðýnýn mevcut olmasý masrafýn iþin önemi ölçüsünde yapýlmýþ bulunmasý gerekeceðinden personelinize ait araçlarýn þirket faaliyetinde kullanýlmasý halinde bu araçlara iliþkin giderler karþýlýðýnda yapýlan ödemelerin safi kazancýnýzýn tespitinde gider olarak gösterilebilmesi için söz konusu araçlarýn iþletme tarafýndan kiralama yoluyla edinilmesi veya iþletmenin aktifinde kayýtlý olmasý ve iþte kullanýlmasý gerekmektedir.
Dolayýsýyla iþletmeye dahil olmayan, personele ait araç için yapýlan (akaryakýt gideri, aracýn yýpranmasýna karþýlýk yapýlan ödemeler vb.) giderlerin safi kazancýnýzýn tespitinde gider olarak kaydedilmesi mümkün deðildir.”
Yukarýdaki belirlemeler çerçevesince söz konusu araçlarýn kiralama yoluyla þirket faaliyetlerinde kullanýlmasý gider kaydý açýsýndan bir çözüm yolu olarak karþýmýza çýkmaktadýr.
3.) Þirket Personeline Ait Otomobilin Þirket Faaliyetlerinde Kullanýlmak Üzere Kiralanmasý Durumunda Karþýlaþýlacak Vergisel Yükümlülükler:
Personele ait araçlarýn, yapýlacak bir sözleþme ile þirket tarafýndan kiralanmasý halinde ise söz konusu araç giderleri karþýlýðý yapýlan ödemeler ile araca yapýlan kira ödemelerinin, iþte kullanýlmasý þartýyla ticari kazancýnýzýn tespitinde gider olarak dikkate alýnmasý mümkün bulunmaktadýr.
Ancak yapýlan bu ödemeler vergi kanunlarý açýsýndan nasýl deðerlendirilmelidir?
3.1.) Personelin Aracýný Kiralayan Tüzel Kiþi Açýsýndan:
Ýlk olarak þirket ile personel arasýnda yapýlan kira sözleþmesine ait binde 1,5 oranýnda damga vergisi, personelin damga vergisi mükellefiyeti bulunmadýðýndan dolayý þirket tarafýndan karþýlanacaktýr.
Diðer taraftan 193 Sayýlý Gelir Vergisi Kanununun "Gayrimenkul Sermaye Ýradýnýn Tarifi" baþlýklý 70. maddesinde motorlu nakil ve cer vasýtalarýnýn, her türlü motorlu aracýn, makine ve tesisat ile bunlarýn eklentilerinin kiraya verilmesinden elde edilen iradlarýn gayrimenkul sermaye iradý olacaðý hüküm altýna alýnmýþtýr. Ayný kanunun "Vergi Tevkifatý" baþlýklý 94. maddesinde ise 70. maddede yazýlý mal ve haklarýn kiralanmasý karþýlýðý yapýlan ödemelerden %20 oranýnda gelir vergisi tevkifatý yapýlmasý gerektiðine hükmedilmiþtir. Dolayýsýyla söz konusu araç için yapýlacak ödemeler üzerinden gelir vergisi tevkifatý yapýlmasý gerekmektedir.
Bir diðer konu ise katma deðer vergisi uygulamasýdýr. KDV Kanununun, Verginin Konusunu Teþkil Eden Ýþlemler baþlýklý 1. maddesinde, Gelir Vergisi Kanununun 70. maddesinde belirtilen mal ve haklarýn kiralanmasý iþlemlerinin KDV’ye tabi olacaðýna hükmedilmiþtir.
Bu durumda personele ait söz konusu aracýn þirket tarafýndan kiralanmasý iþlemi KDV Kanunu 1/3-f maddesine göre KDV’ye tabidir. Dolayýsýyla, otomobilini þirkete kiralayan personelin KDV mükellefi olmamasý halinde, KDV’nin þirket tarafýndan sorumlu sýfatýyla 2 No’lu KDV Beyannamesi verilmek suretiyle ödenmesi gerekmektedir. Öte yandan personelinden araç kiralayan þirket, banka, aracý kurum, vb. KDV mükellefiyeti bulunmayan bir kurum ise, KDV mükellefiyeti tesis ettirmesi ve sorumlu sýfatýyla KDV yükümlülüðünü yerine getirmesi gerekmektedir.
3.2.) Aracýný Kiraya Veren Gerçek Kiþi Açýsýndan:
Þirket tarafýndan, araç kirasýna istinaden personeline yapýlan ödemeler, Gelir Vergisi Kanununun 70. Maddesi uyarýnca gelir elde eden personel açýsýndan gayrimenkul sermaye iradýdýr. Gelir Vergisi Kanununun “Toplama Yapýlmayan Haller” baþlýklý 86. Maddesinde yýllýk beyanname verilmesi gerekmeyen gelirlere iliþkin belirleme yapýlmýþtýr.
Bu madde çerçevesinde araç kira geliri olan gerçek kiþinin, yýllýk gelir türlerini irdelemesi ve toplamýný ilgili yýl beyan sýnýrý olan tutarla mukayese etmesi gerekmektedir. Söz konusu maddenin konumuz ile ilgili olan 1. fýkrasýnýn (c) bendi uyarýnca, vergiye tabi gelir toplamýnýn 103 üncü maddede yazýlý tarifenin ikinci gelir diliminde yer alan tutarý beyan sýnýrýný aþmamasý koþuluyla (2008 yýlý için 19.800 YTL), Türkiye'de tevkifata tabi tutulmuþ olan; birden fazla iþverenden elde edilen ücretler, menkul sermaye iratlarý ve gayrimenkul sermaye iratlarý için yýllýk beyanname vermeleri gerekmez, ayrýca diðer gelirleri için beyanname veriyor olsalar dahi bu gelirler beyannameye dahil edilmez. Öte yandan, gayrimenkul sermaye iradýnýn 19.800 YTL’lik beyan sýnýrýný aþmasý halinde ise elde edilen söz konusu gelir personel tarafýndan yýllýk beyanname ile beyan edilecek ve personele yapýlan gayrimenkul sermaye iradý ödemeleri üzerinden kesilen gelir vergisi tevkifatlarý da hesaplanan gelir vergisinden mahsup edilecektir.
4.) Sonuç:
Ýþletmeye dahil olmayan, personele ait araçlarýn þirket faaliyetlerinde kullanýlmalarýndan dolayý yapýlan harcamalarýn safi kazancýn tespitinde gider olarak dikkate alýnmasý mümkün bulunmamaktadýr. Öte yandan personel ile yapýlacak olan bir kira sözleþmesine istinaden yapýlacak olan kira ödemeleri þirket kayýtlarýnda gider olarak dikkate alýnabileceklerdir. Ancak bu durumda da söz konusu araç için yapýlacak ödemeler üzerinden gelir vergisi tevkifatý ve sorumlu sýfatýyla KDV hesaplanmasý gerekmektedir.
(1) B.07.1.GÝB.4.34.16.01/GVK-40 sayýlý
Gelir Ýdaresi Baþkanlýðý Muktezasý
Ufuk Söðütlüoðlu, Vergi Hizmetleri Müdür Yardýmcýsý.
Kaynak: Deloitte
|
|
Ýþçilere yapýlan hangi ödemelerin sigorta primlerinin hesabýna esas tutulacaðý konusunda tereddütler bulunmaktadýr. Bunlardan birisi de, yýllýk izinlerle ilgili yapýlan ödemelerdir.
Çalýþýrken yýllýk izin kullananlar açýsýndan ciddi bir sorun ortaya çýkmýþtýr. "Aylýk Prim ve Hizmet Belgesinin Sosyal Güvenlik Kurumuna Verilmesine ve Primlerin Ödenme Sürelerine Dair Usul ve Esaslar Hakkýnda Teblið"de "c- Yýllýk ücretli izinli olan sigortalýlarýn, ücretli izin gün sayýlarý ile izin ücretlerinin giriþi sigortalýlarýn yýllýk ücretli izinli olduklarý süreler için, prime esas kazançlarý üzerinden kýsa vadeli sigorta kollarý primi kesilmeyeceðinden, aylýk prim ve hizmet belgesine kaydedilen sigortalýnýn ay içinde yýllýk ücretli izinli olmasý halinde, yýllýk ücretli izinli olduðu gün sayýsý ve yýllýk ücretli izin süresine iliþkin hak ettiði ücreti "ücretli izin" günü bölümüne kaydedilecektir" hükmü getirilmiþti.
Ancak, 23.11.2008 tarih ve 27063 sayýlý Resmî Gazete'de yayýnlanan Aylýk Prim ve Hizmet Belgesinin Sosyal Güvenlik Kurumuna Verilmesine ve Primlerin Ödenme Sürelerine Dair Usul ve Esaslar Hakkýnda Tebliðde Deðiþiklik Yapýlmasýna Dair Teblið'le, yýllýk izinlerde kýsa vadeli sigorta kolu primi alýnmamasýna iliþkin muafiyet sona erdirildi. Artýk yýllýk izin kullanýlmasýnda kýsa vadeli sigorta kolu primi alýnacak.
Ýþten ayrýlan iþçinin izin parasýndan SSK primi kesilir mi?
Sigortalýlarýn hak kazanýp da kullanmamýþ olduklarý yýllýk izin süresine ait ücretlerin, iþ sözleþmesinin feshedilmesi halinde ödenmesinin zorunlu olmasý nedeniyle, iþ sözleþmesinin feshedildiði ayýn kazancýna dahil edilmek suretiyle sigorta primlerine tabi tutulmasý gerekmektedir.
4857 sayýlý Ýþ Kanunu gereðince hak edilen yýllýk izin ücretleri 5510 sayýlý kanunun 80. maddesinin birinci fýkrasýnýn (a) bendi kapsamýna giren ücretler kapsamýnda bulunduðundan,
Sigortalýlarýn hak kazanýp da kullanmamýþ olduklarý yýllýk izin süresine ait ücretlerin, 4857 sayýlý Ýþ Kanunu'nun 59. maddesine göre, iþ sözleþmesinin feshedilmesi halinde ödenmesinin zorunlu olmasý nedeniyle, iþ sözleþmesinin feshedildiði ayýn kazancýna dahil edilmek suretiyle sigorta primlerine tabi tutulmasý gerekmektedir.
Ýþ Kanunu'nun anýlan maddesinde, iþ sözleþmesinin feshinde, sadece kullanýlmayan yýllýk izine ait ücretin ödenmesi hükme baðlanmýþ olup, izin kullandýrýlacaðýna dair bir açýklýk bulunmadýðý ve izin ücretinin ödenmesi prim ödeme gün sayýsýnda bir artýþý getirmediðinden, izin ücreti için aylýk prim ve hizmet belgesinde ayrýca gün sayýsý gösterilmemekte ancak, sigorta primine esas günlük kazanç, o ay içinde ücret alýnan gün sayýsý ve prime esas günlük kazancýn üst sýnýrý da dikkate alýnarak hesaplanmaktadýr.
Ýzin ücretinin iþ sözleþmesinin feshinden sonra ödenmesi halinde ise izin ücretine iþ sözleþmesinin feshinde hak kazanýlmýþ olduðundan, iþ sözleþmesinin feshedildiði ayýn kazancýna dahil edilerek ve ek aylýk prim ve hizmet belgesi düzenlenmek suretiyle sigorta primi kesilecektir.
Ýbrahim IÞIKLI, Sosyal Güvenlik ve Ýþ Hukuku Uzmaný
26/11/2008
Kaynak: Dünya Gazetesi
|
|
Son zamanlarda en çok sorulan sorulardan birisi de, iþçilerin ücretsiz izne gönderilip gönderilemeyeceðidir.
Ýþ Kanunu'nda ve diðer mevzuatta günümüzde taraflarýn anladýðý anlamda ücretsiz izinle ilgili bir düzenleme yapýlmamýþtýr.
Ýþçi ve iþveren arasýnda yapýlan hizmet akdinde veya iþyerinde yapýlan toplu iþ sözleþmesinde ücretsiz izinle ilgili bir düzenleme yapýlmýþ ise bu düzenlemeye uygun olarak ücretsiz izin hakký kullanýlabilecektir.
Fakat, bu yönde bir düzenleme yapýlmamýþ ise ücretsiz izinle ilgili olarak iþçinin mazeretini belirtmek suretiyle yazýlý olarak iþverenden ücretsiz izin talebinde bulunmasý ve iþverenin de bu ücretsiz izin talebini kabul etmesi gerekmektedir.
Yargýtay'ýn kararlýlýk kazanmýþ olan uygulamasýna göre; ücretsiz izin hizmet akdinin feshi niteliðindedir.
Yargýtay 9.H.D. E: 2006/19354, K: 2007/4794, Tarih: 21.02.2007 sayýlý kararýna göre; "Davalý iþyerinde çalýþan davacýnýn 31.12.2004 tarihinde iþveren tarafýndan iki ay süre ile ücretsiz izine çýkarýldýðý ve 1.3.2005 tarihinde iki ay süre uzatýldýðý, davacýnýn bu ücretsiz izinlere karþý çýkmadýðý, bu nedenle ücretsiz izine çýkarmak suretiyle iþveren tarafýndan sona erdirildiði hususundaki mahkeme kabulünün dosya içeriðine uygun düþmediði, ancak ücretsiz izin uygulamasýnýn uzun sürmesi sebebiyle iþyeri ve iþ koþullarýnýn davacý aleyhine deðiþtiði, davacýnýn dava açmak suretiyle fesih iradesini ortaya koyduðu, bu sebeple akdin davacý tarafýndan haklý nedenle feshedildiði kabul edilmelidir. Böyle olunca kýdem tazminatýnýn hüküm altýna alýnmasý yerinde ise de ihbar tazminatý isteðinin reddedilmesi gerekirken yazýlý þekilde kabulü hatalýdýr.
Feshin dava tarihinde davacý tarafýndan gerçekleþtirildiði kabul edildiðinden kýdem tazminatýna bu tarihten itibaren faize karar verilmesi gerekirken, ücretsiz izin tarihinden itibaren faize karar verilmesi de hatalý olup bozmayý gerektirmiþtir" denilmek suretiyle uzun süreli ücretsiz izin uygulamasýnýn iþ koþullarýný deðiþtirdiði ve bu sebeple akdin davacý tarafýndan haklý nedenle feshedilmesi nedeniyle kýdem tazminatýnýn hüküm altýna alýnmasý gerektiði belirtilmiþtir.
Yargýtay 9.H.D. E.2004/7127 K.2004/25124 T.08.11.2004 sayýlý kararýnda; "davalý iþverenin davacý ile birlikte bir kýsým çalýþanlarý ücretsiz izine çýkarttýðý sabittir. Esasen bu olgu mahkeme kararýnýn gerekçesinde de kabul edilmiþtir. Davacý iþçinin rýzasý ve yazýlý muvafakati bulunmadan iþverence davacýnýn tek taraflý ücretsiz izine çýkarýlmasý eylemli bir fesih olup, dairemizin yerleþik içtihatlarýna göre bu durum davacý iþçi açýsýndan iþ akdinin haksýz fesih halini oluþturur ve iþçi ihbar tazminatýna da hak kazanýr. Açýklanan nedenlerle davacý yararýna ihbar tazminatýnýn hüküm altýna alýnmasý gerekirken, mahkemece bu isteðin reddedilmesi hatalý olup bozmayý gerektirmiþtir" hükmü verilmiþtir.
Ekonomik krizin en az zararla atlatýlabilmesi için devlete ve iþverenlere önemli yükümlülükler düþmektedir. Þirketler için kriz dönemlerinde maliyetleri ve giderleri kýsmanýn en kýsa yolu olarak iþçi sayýsýnýn düþürülmesi olarak görülüyor. Þüphesiz kriz ortamýnda en büyük sýkýntýyý çalýþanlar çekmektedir. Kriz dönemlerinde en kolay alýnan karar iþçi çýkarýlmasýdýr.
Ýþverenler bu yolu seçmemeli, ekonomik krizin toplumda daha aðýr sonuçlara yol açmasý önlenmelidir. Ülkede yaþanan ekonomik kriz geçerli bir neden olarak kabul edilmekle birlikte, her zaman feshe son çare olarak bakýlmalýdýr.
Resul Kurt, Ýþ Hukuku ve Sosyal Güvenlik Uzmaný
23/01/2009
Kaynak: Dünya Gazetesi
|
|
Giriþ:
Bilindiði üzere, iþ hayatýnda bir çok iþletmenin yýlýn özel dönemlerinde çalýþanlarýna sosyal yardým adý altýnda erzak paketleri vermesi yaygýnlýk kazanmýþ, gelenek haline gelmiþ bir uygulamadýr. Böylece iþletmeler zaman zaman çalýþanlarýna ayni yardýmlar yaparak destek vermektedirler.
Özel dönemlerde çalýþan personele sosyal yardým adý altýnda erzak paketleri daðýtan iþletmelerin vergi kanunlarý karþýsýndaki durumu ve söz konusu olayýn muhasebeleþtirilmesi uygulamada tereddüt uyandýran bir konu olarak karþýmýza çýkmaktadýr.
Bu nedenle, bu tür yardýmlarýn vergi hukuku açýsýndan deðerlendirilmesi ve muhasebe kayýtlarýnýn yapýlmasý yazýmýzýn konusunu oluþturmaktadýr.
Gelir Vergisi Kanunu Karþýsýndaki Durum:
Gelir Vergisi Kanunu’nun 61. maddesinde ücret; “Ýþverene tabi ve belirli bir iþyerine baðlý olarak çalýþanlara hizmet karþýlýðý verilen para ve ayýnlar ile saðlanan ve para ile temsil edilebilen menfaatlerdir” þeklinde tanýmlanmýþtýr. Ücretin tanýmýndan açýkça anlaþýlacaðý üzere para ile (nakit) ödeme dýþýnda “ayýnlar ile saðlanan ve para ile temsil edilebilen menfaatler” de ücret olarak kabul edilmektedir.
Hizmet karþýlýðý verilen ayýnlar, verildiði gün ve yerdeki ortalama perakende fiyatlarý ile deðerlenir (GVK. Md:63). Perakende fiyat; iþlendikten sonra veya aynen tekrar satýþa arz edilmeyecek ve normal bir tüketicinin ortalama ihtiyacýný geçmeyecek miktardaki satýþlara uygulanan fiyatý ifade eder. Ayni deðerin verildiði gün ve yerde, bu tür satýþlar için uygulanan birden fazla fiyat varsa, bunlarýn ortalamasý alýnýr. Uygulama pratikliði açýsýndan aþaðýdaki yöntemlerde izlenebilir.
* Ýþveren, ücretliye verdiði malýn perakende satýþýný yapmakta ise, deðerleme kendi perakende satýþ fiyatýnýn ortalamasý ile yapýlabilir.
* Ücretliye verilen ayni deðer, hariçten satýn alýnmýþ ve satýn alýnan miktar, normal bir tüketicinin ortalama ihtiyacýný aþmýyorsa, diðer bir deyimle perakende satýþ fiyatý ile alýnmýþsa, alýþ fiyatý ile deðerlendirilebilir.
Büyük bir parti halinde alýnma varsa, satýn alma fiyatýnýn o yerdeki perakende satýþ fiyatý ortalamasýna tekabül ettiði söylenemez. Ortalama perakende satýþ fiyatýnýn ayrýca tespiti, deðerlemenin ona göre yapýlmasý gereklidir. Bu durumlarda, alýþ fiyatý ile, deðerleme fiyatý arasýndaki farkýn, masraf hesaplarýna alacak yazýlmasý icap eder.
* Ýþveren, ücretliye kendi imal ettiði (ve perakende satýþýný yapmadýðý) bir kýymeti verdiðinde, gene piyasadaki ortalama perakende satýþ fiyatý ile deðerleme yapmak zorundadýr. Ortalama perakende satýþ fiyatýnýn, gerektiðinde, mükellefin müracaatý üzerine takdir komisyonlarýnca da tespiti mümkündür.
Bu durumda çalýþanlara yapýlan gýda yardýmlarý çalýþan açýsýndan “Ücret”dir. Bu yardým karþýlýðýnda çalýþan kiþi bir iþverene tabi ve belirli iþyerine baðlý olarak erzak bedeli+K.D.V. kadar net bir menfaat saðlamýþ olacaktýr. Dolayýsýyla, saðlanan bu net menfaatin brüt tutarýnýn hesaplanarak, menfaatin elde edildiði aydaki brüt ücretine ilavesi gerekmektedir
Ayýn olarak yapýlan ödemeler SSK primlerinin hesabýna esas tutulacak tutarýn tespitinde dikkate alýnmayacaktýr. Ayýn olarak verilen ödemeler, sadece gelir vergisi kesintisi ve damga vergisine tabidir.
K.D.V. Karþýsýndaki Durum:
Katma Deðer Vergisi Kanunu’nun verginin konusunu ve verginin konusunu teþkil eden iþlemleri belirleyen 1. maddesinin 1 numaralý bendinde “ticari, sýnai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde yapýlan teslim ve hizmetlerin” katma deðer vergisine tabi olacaðý hüküm altýna alýnmýþtýr.
Ayný Kanunun teslim sayýlan halleri düzenleyen 3. maddenin a bendinde ise “vergiye tabi mallarýn her ne suretle olursa olsun vergiye tabi iþlemler dýþýndaki amaçlarla iþletmeden çekilmesi, vergiye tabi mallarýn iþletme personeline ücret, prim, ikramiye, hediye, teberru gibi namlarla verilmesi” nin teslim sayýlacaðý belirtilmiþtir.
Kanunun 5. maddesinde ise “vergiye tabi bir hizmetten iþletme sahibinin, iþletme personelinin veya diðer þahýslarýn karþýlýksýz yararlandýrýlmasý hizmet sayýlýr” hükmüne yer verilmiþtir.
Yapýlan açýklamalardan da anlaþýlacaðý üzere personele ayýn olarak veya hizmet olarak verilen ücretler katma deðer vergisinin konusuna girmektedir.
Dolayýsýyla iþverenin personeline yapmýþ olduðu erzak yardýmý teslimi K.D.V. yönünden, K.D.V. Kanunu’nun 3/a maddesi “Teslim Sayýlan Haller” kapsamýnda olup, K.D.V.’ye tabidir.
Uygulama Örneði ve Muhasebe Kayýtlarý:
Yazýmýzýn konusunu oluþturan çalýþanlara yönelik ayni yardýmlarýn muhasebeleþtirilmesi konusunu bir örnek yardýmýyla açýklamak, konunun anlaþýlabilirliði açýsýndan daha faydalý olacaktýr.
Örneðin; ECE A.Þ. Ramazan ayýnda personeline birer adet erzak paketi vermiþtir. Söz konusu bu mallarýn fatura toplamý (%8) KDV dahil 21.600,00 YTL’dir.
Bu durumda iþletmenin yapmasý gereken iþlemler ve muhasebe kayýtlarý sýrasýyla aþaðýdaki þekilde olacaktýr.
Satýn alýnan mala iliþkin toplam K.D.V. dahil tutarý net ödeme varsayýlacak ve bu tutardan brüt tutar bulunarak gider yazýlacak ücret tutarý bulunacaktýr.
Bu brütleþtirme iþlemi yapýlýrken personelin diðer ücretlerinin birlikte ele alýnmasý uygulanacak vergi oranýnýn tespiti açýsýndan önem taþýyacaktýr.
Konuya iliþkin muhasebe kayýtlarý aþaðýdaki gibi olacaktýr.
1- Mallarýn Ýlk Satýn Alýnmasý Anýndaki Yapýlacak Kayýt
------------------------------------------- / ---------------------------------------------
157 DÝÐER STOKLAR 20.000,00
01 Personele Verilecek Mallar
191 ÝNDÝRÝLECEK KDV 1.600,00
320 SATICILAR 21.600,00
Çalýþanlara yardým amaçlý satýn alýnan gýdalarýn kayda alýnmasý
--------------------------------------------- / -------------------------------------------
2- Ücrete Ýliþkin Muhasebe Kayýtlarý
Personelin % 20’lik dilimden vergilendirildiði varsayýlýrsa, bu durumda brütleþtirme iþlemi aþaðýdaki þekilde olacak ve muhasebe kaydý yapýlacaktýr.
Brüt Ücret = Net Tutar / ( 1 – ( Gelir Vergisi Oraný + Damga Vergisi ) )
Gelir Vergisi = Brüt Ücret x Gelir Vergisi Oraný
Damga Vergisi = Brüt Ücret x Damga Vergisi Oraný
Buna göre;
Brüt Ücret = 21.600,00 / ( 1 – ( 0,20 + 0,006 ) )
= 21.600,00 / 0,794
= 27.204,03
Gelir Vergisi = 27.204,03 x % 20
= 5.440,81
Damga Vergisi = 27.204,03 x % 0,6
= 163, 22
------------------------------------------ / ----------------------------------------------
720 DÝREKT ÝÞÇÝLÝKLER 27.204,03
360 ÖDENECEK VERGÝ VE FONLAR 5.604,03
01 Gelir Vergisi ( 5.440,81 )
02 Damga Vergisi ( 163,22 )
335 PERSONELE BORÇLAR 21.600,00
Çalýþanlara yardým amaçlý satýn alýnan gýdalarýn ücret olarak muhasebeleþtirilmesi
------------------------------------------ / ----------------------------------------------
335 PERSONELE BORÇLAR 21.600,00
157 DÝÐER STOKLAR 20.000,00
391 HESAPLANAN KDV 1.600,00
01 Ýlave Edilecek KDV
Çalýþanlara yardým amaçlý satýn alýnan gýdalarýn çalýþanlara verilmesi
------------------------------------------ / ----------------------------------------------
Sonuç:
Çalýþanlara yönelik özel günlerdeki ayni yardýmlar yukarýda açýklanan düzenlemeler çerçevesinde ele alýnmasý ve örnekte gösterildiði üzere muhasebe kaydýna geçilmesi uygun olacaktýr.
Öte yandan yukarýdaki brütleþtirme iþleminin global rakamlar üzerinden deðil de, iþçi baþýna düþen tutar hesaplanarak yapýlmasýnda fayda bulunmaktadýr.
Zira çalýþanlarýn her biri almýþ olduklarý ücret durumuna göre farklý vergi dilimlerine girebilecekler, dolayýsýyla farklý oranlarda vergilendirilebileceklerdir. Bu durumda ücretin brütleþtirilmesi de ona göre olacaktýr.
Saygýlarýmýzla
YANIT
YEMÝNLÝ MALÝ MÜÞAVÝRLÝK
VE DENETÝM ANONÝM ÞÝRKETÝ
VERGÝ BÖLÜMÜ
|
|
Geçen haftaki yazýmda, özellikle bir çok iþveren tarafýndan merakla beklenen istihdam paketine iliþkin SGK uygulamasýný açýklamýþtým. Özellikle, ilave istihdam ve özürlü istihdamýna iliþkin yasal düzenlemelerin yürürlüðe girdiði göz önüne alýndýðýnda iþverenler, mali müþavirler, þirket yöneticileri ile insan kaynaklarý bölümlerinde çalýþanlarýn uygulamayý anlamakta zorlandýklarý görülmektedir.
Özürlü iþçilerin durumu belirsiz
Sosyal Güvenlik Kurumu'nun da bu yöndeki beklentileri karþýlamaktan uzak olduðunu görüyoruz. Ýlave istihdamý teþvikle ilgili düzenlemelerin açýklandýðý 2008/73 sayýlý genelge ile yapýlan açýklamalar yetersiz olduðu gibi, özellikle özürlü istihdamýnda ne þekilde iþlem yapýlacaðýný açýklamýyor. Özürlü iþçilerin kontenjan dahilinde çalýþtýrýlmýþ olmasý halinde asgari ücret üzerinden hesaplanan sigorta primine ait iþveren hisselerinin tamamý Hazine'ce karþýlanacak. Yine, kontenjan fazlasý özürlü çalýþtýran, yükümlü olmadýklarý halde özürlü çalýþtýran iþverenlerin bu þekilde çalýþtýrdýklarý her bir özürlü için prime esas kazanç alt sýnýrý üzerinden hesaplanan sigorta primine ait iþveren hisselerinin yüzde 50'si Hazine'ce karþýlanacak. 4447 sayýlý kanun türü seçildiðinde hangi özürlü iþçinin iþveren payýnýn tamamý, hangi iþçinin de iþveren hisselerinin yüzde 50'si kapsamýnda olduðu nasýl anlaþýlacak, özürlü istihdamýna yönelik prim teþvikinden nasýl yararlanýlacak? Bunu anlamak ve uygulamak hakikaten zor.
Yýllýk izinlerle ulusal bayram ve genel tatil günlerinde de teþvikten yararlanýlmalýdýr
Genelgede, fiilen çalýþýlmamýþ sürelere iliþkin ödenen ücretlerden dolayý söz konusu teþvikten yararlanýlmasý mümkün bulunmadýðý belirtiliyor. Buna göre; yýllýk ücretli izin ve istirahat gibi sürelerde çalýþmadýðý için, iþverenler bu günlerde istihdamý teþvikten yararlanamayacak. Ancak ne hikmetse yine fiilen çalýþýlmadýðý halde sigortalýlarýn hak kazandýklarý hafta tatili için ödenen ücretler de, fiilen çalýþýlmýþ süreler gibi dikkate alýnacak.
Peki, ulusal bayram ve genel tatil günleri için istihdamý teþvikten yararlanýlabilecek mi, belli deðil. Hemen belirtmeliyim ki, hem yýllýk ücretli izin, hem hafta tatili ve hem de ulusal bayram ve genel tatil günlerinde iþçi çalýþmaz ve ücretini tam alýr.
Yani, hafta tatilinde ilave istihdamla ilgili teþvikten yararlanan iþçinin hem yýllýk izinde hem de ulusal bayram ve genel tatil günlerinde de yararlanmasý gerekir.
Kapsama giren sigortalýlarýn fiilen çalýþtýklarý sürelerine iliþkin düzenlenecek aylýk prim ve hizmet belgeleri, 4447 sayýlý kanun türü seçilmek suretiyle, fiilen çalýþmamakla birlikte ücret aldýklarý sürelerine iliþkin aylýk prim ve hizmet belgeleri ise kanun türü seçilmeksizin kuruma gönderileceði, dolayýsýyla, kapsama giren sigortalýlar için gerek 4447 sayýlý kanun türü seçilmek suretiyle düzenlenecek, gerekse kanun türü seçilmeksizin düzenlenecek olan aylýk prim ve hizmet belgelerinde, eksik gün nedeninin iþaretlenmesi gerektiðinden, bu nitelikteki sigortalýlar için eksik gün nedeni olarak "diðer nedenler" seçeneði iþaretleneceði ve bu prim belgeleri ile ilgili olarak kuruma verilecek olan "Ek-8 Sigortalýlarýn Eksik Gün Bildirim Formlarý" ekine, sigortalýlarýn bildirildiði diðer prim belgesinin sureti ekleneceði öngörülmüþ. Belge süresinde verilmediðinde de idari para cezasý mý uygulanacak? Bu yasa hükmüne aykýdýr ve mutlaka deðiþtirilmelidir.
Alt iþverenler yönünden yapýlacak iþlemler
Yine, iþveren hissesi sigorta prim teþvikinden ortalama sigortalý sayýsýna ilave olarak yeni iþe alýnan ve maddede öngörülen nitelikteki sahip sigortalýlardan; hangi alt iþverenin, kaç sigortalýdan dolayý yararlanacaðý hususu asýl iþveren tarafýndan deðerlendirileceði belirtilmiþ. Ancak, bu durumda alt iþverenler arasýnda sorunlar yaþanacaðý gibi, yararlanma imkaný olmasýna raðmen yararlandýrýlmayan alt iþverenlere haksýzlýk olacaktýr.
506 sayýlý kanun uyarýnca yapýlan kontrol ve denetimler sonucunda çalýþtýrdýðý sigortalýlarý kuruma bildirmediði veya prim ödeme gün sayýsýnýn eksik bildirdiði tespit edilen iþyerleri hakkýnda, iþveren hissesi sigorta primi teþviki bir yýl süreyle uygulanmayacaktýr. Yani, ayný iþverenin ayný veya farklý ünite sýnýrlarý içinde birden fazla iþyeri dosyasýnýn mevcut olmasý halinde ise, kuruma bildirilmemiþ sigortalýlar hangi iþyerinde çalýþmýþ ise, bu iþyeri teþvik uygulamasýndan bir yýl süreyle yararlandýrýlmayacaktýr.
Alt iþverenlerin prim borcu vs. olmasý halinde asýl iþveren ve diðer alt iþverenlerin teþvikten yararlanmasýnda sorun yaþanýp yaþanmayacaðý açýklýða kavuþturulmalýdýr.
Teþvikten yararlanacak iþverenler nasýl baþvuracak?
4447 sayýlý kanunun geçici 7 nci maddesinde öngörülen ilave istihdamda iþveren hissesi sigorta prim teþvikinden faydalanýlabilmesi için, iþverenlerin, anýlan maddede öngörülen niteliklere sahip sigortalýlarýn iþe alýndýðýna ve iþyeri yönünden gerekli þartlarýn taþýndýðýna iliþkin dilekçe ile iþyerinin baðlý bulunduðu Sosyal Güvenlik Ýl/ Devredilen SSK Sigorta Müdürlüðü'ne müracaat etmeleri gerekmektedir.
Yapýlan yazýlý müracaatlar üzerine, kapsama giren sigortalýlara iliþkin aylýk prim ve hizmet belgelerinin, 4447 sayýlý kanun çeþidi seçilmek suretiyle gönderilebilmesi amacýyla sistem üzerinde gerekli kodlamanýn yapýlmasý için dilekçe, supervizöre intikal ettirilecektir. Supervizör tarafýndan sistem üzerinde gerekli kodlama yapýldýktan sonra, dilekçe, iþyeri dosyasýnda muhafaza edilmek üzere sigorta primleri servisine gönderilecektir.
Resul Kurt, Ýþ Hukuku ve Sosyal Güvenlik Uzmaný
15/08/2008
Kaynak: Dünya Gazetesi
|
|
|